Neresinden bakarsan bak, farklı işte! |
farkına varamayız.
Ağır basanı görmek mi istemeyiz, orası biraz tartışılır. Görürüz görmesine, kalbimizden gelene inanmak isteriz belki de.
İç ses “Mantık! Uzak dur” derken mantıktan cevap gecikmez: “Uzak duramam, ortayı bulmalısın”. Bu noktadan sonra düşünceler yoğunlaşır. Neresinden tutsam da huzurlu olabilsem diye düşünürken buluruz kendimizi. Acaba neresinden bıraksak dengede kalır? Bu da düşünülmesi gereken başka bir nokta.
Nereden bakarsak bakalım cevap aranan sorular tükenmez bazen. Bulunan cevaplar tatmin etmez aklı ya da başka bir soruyu beraberinde getirir eldeki son cevaplar.
Dönüp dolaşıp aynı karede takılıp kalmak vardır bir de. İşte o zaman, içinden çıkılmaz hale gelmiş demektir. Yine de, sakinliğin devreye girmesi halinde çıkış imkansız değildir aslında.
Uzun lafın kısası; kendimizle çelişir dururuz. Aslına bakılırsa durmayız, çelişki rüzgarı bizi nereye savuracak diye beklemeye başlarız. Sabır gereklidir doğru rota için.
Öyle mi yoksa böyle mi diyerek günleri geçirir, yıpranır, yıpratırız. Hasarların etkisi kalıcı olmasın derdine düşeriz bir de.
Altı üstü bir çelişkiye düştüğümüzde, ne çok şeyi
kafaya takıyormuşuz meğer.
Aklımızdakilerin çelişmesi ile girdiğimiz
çıkmaz sokaklarda kaybolmamak ümidiyle…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder